her şeyin yolunda olduğundan emin olur.
Sorun Başlıyor:
Kadın eve döndüğünde bahçesine çıkar ve şok olur: Gölet yok olmuştur! Üstü toprakla doldurulmuş, yerinde dümdüz bir toprak yığını vardır. Hemen ne olduğunu anlamaya çalışır ve yeni taşınan komşusunun sorumlu olduğunu öğrenir.
Komşuya gittiğinde adam hiç pişmanlık göstermez. Kadına kaba davranır ve “Sen yokken burayı doldurdum, senin gölet bahçeme taşan su yüzünden zarar veriyordu, artık sorun yok.” der. Komşu bu göletin sınır ihlali yaptığını iddia eder ama aslında bu doğru değildir.
Kadının Kararı:
Kadın sinirlenir ama olayı büyütmeden önce yasal yolları araştırmaya karar verir. Belediye kayıtlarını, mülk sınırlarını kontrol eder. Gölet tamamen kendi arazisindedir, komşusunun iddiaları asılsızdır.
Bir avukatla görüşür, durumu anlatır ve komşusunun yaptığı şeyin izinsiz mülke tecavüz ve zarar verme kapsamına girdiğini öğrenir. Kadın hemen dava açmaya karar verir.
Dava Süreci:
Mahkemede kadın elindeki tüm kanıtları sunar: Eski fotoğraflar, sınır çizimleri, tanık ifadeleri… Komşu, göleti doldurduğunu inkâr edemez. Mahkeme, komşunun kadına maddi ve manevi tazminat ödemesine, ayrıca göleti eski haline getirmesine karar verir.
Komşu istemeyerek de olsa hem masrafları hem de yeniden yapım giderlerini ödemek zorunda kalır. Kadın bahçesini geri kazanır ve göleti eski halinden bile daha güzel bir hale getirir.
Son:
Kadın bu olayı anlatarak ders verir: Sessiz, yaşlı ya da sakin görünen biriyle uğraşmak kolaydır sananlar yanılır. Haklı olan, hakkını aramayı bilirse kimse karşısında duramaz. Komşu da bu utanç verici deneyimden sonra bir daha kadına karışamaz.
Mesaj:
Hikayenin temel mesajı şu: “Kimse yaşına başına bakmadan haksızlık yapanları karşılıksız bırakmamalı. Kuralına göre hareket eden her zaman kazanır.”
Üstteki Resimden Diğer Sayfaya Geçiş Yaparak Haberin Devamını Okuyabilirsiniz..