Günümüzde Çok Karşılaşılan Belirtileri
Akciğer kanserinin erken evredeki semptomları nelerdir? Maalesef, bu hastalığın belirgin belirtileri genellikle yalnızca ilerlemiş evrelerine ulaşıldığında ortaya çıkmaktadır. Ayrıca, akciğer kanseri belirtileri belirdiğinde, sıkça sigara içiminin neden olduğu diğer sağlık problemleriyle karıştırılabilmektedir. Nefes darlığı veya hırıltı, kilo kaybı ve iştahsızlık, yorgunluk ya da zayıflık, kronikleşen bronşit ya da zatürre gibi enfeksiyonlar; derin soluma, öksürme ve göğüs ağrısı; kan tükürme, kan ya da pas renginde balgam; uzun süre geçmeyen öksürük ve ses kısıklığı gibi belirtiler ortaya çıkabilir. Akciğer kanseri, diğer organlara yayıldığında şu semptomlar gözlemlenebilir: kemik ağrısı (genellikle sırt veya kalçada), beyin ya da omuriliğe yayılması durumunda ise baş ağrısı, halsizlik, uyuşukluk, baş dönmesi, denge problemleri ve nöbetler. Kanser karaciğere metastaz yaptığında, sarılık ve ciltte sararma belirtileri ortaya çıkar. Kanser, deriye veya lenf nodlarına metastaz yaptığında, vücudun yüzeyine yakın kitlelerin meydana gelmesine yol açar. Akciğer kanserinin erken teşhisi nasıl gerçekleştirilir? Hastalığın genellikle ileri evreye ilerlemeden önce nadir belirtiler göstermesi nedeniyle, erken tanı koymak sıklıkla mümkün olmamaktadır. Çoğu vaka, diğer tıbbi durumlardan kaynaklanan bir dizi test aracılığıyla tesadüfen erken tespit edilmektedir. Örneğin, zatürre ya da kalp hastalığına yönelik yapılan testlerde de bulunabilmektedir. Peki, akciğer kanserinin tedavi yöntemi nasıldır? Akciğer kanseri tedavisi, hastanın cinsiyeti, yaşı ve kanserin evresi gibi faktörlere bağlı olarak iyileşme olasılığı bakımından diğer kanser türleriyle bazı benzerlikler göstermektedir. Radyasyon, kemoterapi ve immünoterapi gibi cerrahi ve ek tedavi yöntemleri, akciğer kanseri hastaları arasında oldukça yaygın olarak uygulanmaktadır. Cerrahi alternatifler arasında lobektomi (akciğer lobunun tamamının çıkarılması), kama rezeksiyonu (tümörün eksizyonu), segmentektomi (kanserin ilerlemesi durumunda akciğerin belirli bölümlerinin çıkarılması) ve pnömonektomi (tüm akciğerin çıkarılması) bulunmaktadır. Akciğer kanserine karşı alınabilecek önlemler nelerdir? Akciğer kanserinin önlenmesinde, beslenme ve düzenli fiziksel aktivitenin yanı sıra, hava kalitesinin artırılması ve aşağıda belirtilen zararlı toksinlerin solunmasının engellenmesi de kritik öneme sahiptir. Sigara dumanı, hem aktif hem de pasif içiciler için, tütün dumanında bulunan 7000’den fazla kimyasal bileşen nedeniyle akciğer kanserinin önde gelen risk faktörlerinden biridir. Bu kimyasalların en az %70’inin hem hayvanlarda hem de insanlarda kanserojen etkiye sahip olduğu bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Radon gazı: Radon, toprak, kir ve kayaların doğal bozunumu sürecinde ortaya çıkan, hem tat hem de koku açısından hissedilmeyen bir gazdır. Her yıl 20.000’in üzerinde akciğer kanseri vakasıyla bağlantılıdır. Bu, sigara dumanının bu hastalığın başlıca etkenlerinden biri olduğunu göstermektedir. Asbest, su ve toprakta doğal olarak meydana gelen bir mineraldir. İşlenebilirliği ve lifli yapısı sayesinde, inşaat malzemelerinde uzun bir süre boyunca tercih edilmiştir. Karıştırılmadığı takdirde güvenli sayılmasına rağmen, asbest maruziyetinin herhangi bir güvenli seviyesi mevcut değildir. Yutulduğunda veya solunduğunda havaya karışarak, on yıl içinde hastalığın ilerleme olasılığını artırır.