Diğer Galeriler
Yorumlar
Her mektup, Clara’nın düzgün ve akıcı bir dille kaleme aldığı bir zorluk ve umut öyküsünü anlatıyordu. Uzak bir ülkede yaşayan ve artan borç yükü altında ezilen ailesini anlatıyordu. Onlara para gönderme, hiçbirinin bir sonraki öğünü veya başlarını sokacak bir çatı için endişelenmek zorunda kalmayacağı bir hayat kurma hayallerini anlatıyordu.
Arthur, kelimeleri okurken yüreği sızladı. Clara hiçbir şeyi kendine mal etmemişti. Bunun yerine, hikayesini geride bırakmış, herkesten çok onun anlayacağına güvenmişti. Bu, para için değil, tanınmak için, nazik tavrının ötesini görüp gerçekte kim olduğunu görecek biri için bir yalvarıştı.
Hayatını herkesin bir bedeli olduğuna inanarak geçiren Arthur, derinden sarsılmıştı. Clara, baştan çıkarıcı şeylere boyun eğmek için her türlü sebebi olmasına rağmen hırsızlığa karşı dürüstlüğü, umutsuzluğa karşı umudu seçen genç bir kadındı.
Onun özverili davranışı, uzun zamandır yargısını bulandıran alaycılıkla yüzleşmesini gerektirdi. Arthur, ondan şüphelendiği, ona sadece nezaket ve özveri gösterdiği halde bir tuzak kurduğu için suçluluk duydu.
Arthur zarfı sıkıca kavradı, içinde bir kararlılık oluştu. Kasadaki para, biriktirdiği servet, aniden önemsiz gelmeye başladı. Bir insanı tanımlayan şeyin zenginlik değil, eylemleri, zorluklar karşısındaki seçimleri olduğunu fark etti.
Ertesi gün Arthur, Clara’yı çalışma odasına çağırdı. Clara tereddütle içeri girdi, açık kasayı görünce gözleri hafifçe büyüdü. Ama Arthur artık parayla ilgilenmiyordu. Ona zarfı ve ailesinin borçlarını ve daha fazlasını karşılayacak bir çeki uzattı.
Clara’nın gözleri, beklenmedik nezaket karşısında yaşlarla doldu. Arthur’un da boğazında bir yumru hissetti. Yıllardır ilk kez, sırf şefkatinden dolayı bir şey yapıyordu.
O anda ikisinin de hayatı değişti. Clara, iyiliğin karşılıklı olabileceğine güvenmeyi öğrendi ve Arthur, bazen en büyük zenginliğin cömertlik ve empati eylemlerinden geldiğini keşfetti. Birlikte, servet ve mülkiyetin ötesinde, dile getirilmeyen bir bağ kurdular; bazı değerlerin gerçekten paha biçilemez olduğunu hatırlatan bir bağ.