Diri (yani geçmişte hareket gösterme potansiyeli olan) fay hattı üzerinde bulunduğu belirtilen iller arasında şu şehirler öne çıkıyor: İzmir, Balıkesir, Manisa, Muğla, Aydın, Denizli, Isparta, Bursa, Sakarya, Düzce, Hatay, Bingöl, Erzincan, Erzurum, Kütahya, Eskişehir, Konya, Aksaray, Osmaniye, Kahramanmaraş. Ayrıca Tokat, Burdur gibi iller de bu fay hatlarının etkilediği bölgeler arasında yer alıyor.
Bu illerdeki yüksek riskin sebepleri şöyle özetleniyor:
Jeolojik olarak aktif fayların şehir sınırlarından geçmesi, yerleşim yerlerine yakın olması.
Bazı fayların uzun süredir kırılmamış olması, bu nedenle gerilen enerji birikimi olması. Örneğin, Bursa’daki Kayapa‑Yenişehir Fayı’nın yüzlerce yıldır suskun kaldığı belirtiliyor.
Kentleşme, yapı kalitesi ve imar planlarının fay hattı verilerine uygun olmaması gibi insan kaynaklı risk faktörleri. Uzmanlar, bina denetimi ve yapı standartlarının iyileştirilmesi gerektiğini vurguluyor.
Ne Yapılmalı?
Uzmanlar, bu illerde yaşayan halk için bazı önlemlerin acilen alınması gerektiğini söylüyor
Bina yapı denetimlerinin sıkılaştırılması, mevcut binaların güçlendirilmesi.
Yerel yönetimlerin ve vatandaşların, AFAD’ın sorgulama sistemi gibi resmi kaynaklardan fay hattı bilgilerini kontrol etmesi.
Deprem eğitimlerinin artırılması, acil durum planlarının hazırlanması, sismik risk haritalarına göre planlama yapılması.
Bu durum, Türkiye’nin deprem gerçeğiyle yeniden yüzleştiği bir döneme işaret ediyor. Fay hattı üzerinde yer alan illerin riskler konusunda duyarlı olması ve yetkililerin de süreci şeffaflıkla yürütmesi büyük önem taşıyor.
Us-ttekı Re-sımden Diğer Sayfaya Geçiş Yaparak Haberin Devamını Okuyabilirsiniz..
